Ana içeriğe atla

KPSS gerekli mi?

Kendime hep bunu soruyordum: Kamu Personeli / Memur olmak için neden özel bir sınava girmem gerekiyor???

Bir başka örneği ele alalım. Bürokrasinin oldukça gelişmiş ve zamanında örnek aldığımız ülkenin Memurlarına bir bir bakalım - Almanya.

Memurluk Hizmeti dört kademelidir.


  • Temel Hizmet
  • Orta Seviyede Hizmet
  • Kıdemli Hizmet
  • Yüksek Hizmet.
Her hizmet seviyenin farklı koşullar aranmaktadır.

Temel Memurluk Hizmeti için herhangi Ortaokul Eğitimi yeterli oluyor. Örn. Postacı, Araç Şoförü vb.

Orta Seviyede Hizmet için Lise Eğitimi tamamlamış, akabinde Meslek Eğitimi tamamlamış olması gerekiyor. Örn. Muhasebe Eğitimi görmüş, Ofis Uzmanlığı gibi Sertifika almış kişiler bu 'Rütbe' Memur Hizmet Hayatlarına başlayabilirler.

Kıdemli Hizmette Mülkiye Yüksek Eğitimi okumak ve bitirmek gerekmektedir.  Üniversitede Mülkiye Yüksek Eğitim hakkı sağlayanlar otomatik olarak  Kıdemli Hizmete - Üniversite Eğitim sürecinde dahi başvurabilirler.

Yüksek Hizmete başvurabilmek için ayrıyeten Master'li Bir Yüksekokul Eğitimi tamamlamış olmak gerekiyor.

Tüm bu gereksinimlerden hariç bir de Alman ya da AB Vatandaşı olman gerekmektedir.

Kamu kuruluşlar da Personel gereksinimlerine özgün, oldukça kısa temel işe alma Testler yapmaktadırlar. Nedeni de belli: her kamu kuruluşun gereksinimleri farklı.

Hal böyleyken biz neden bu KPSS denilen mereti yıllardır yürütüyoruz? 21. Yüzyılın başında öğrendiğimiz en net şeylerden biri, Devlet mercilerine sızmak için bir Örgütün evrensel Sınav Metotları kullanarak çok çabuk ilerleyebilir, Devlete zarar vermek de kolaylaşıyor.

Kısaca: 

  • KPSS komple iptal edilmeli. Onun yerine belli bir Kurumun gereksinimlerine göre Testler üretilmelidir.
  • Muhasebe Meslek Lisesini bitirilmesi ile Gelir İdare Başkanlığına başvuru hakkı kazanılır; Biyoloji, Kimya vb. Laboratuvar Teknisyeni Devlet Kurumlarında, TSE'de vb. bilimsel Kurumlara başvurma hakkı kazanmalıdır.
  • İHL bitirmiş bir Öğrenci Diyanet'te  çalışması için başvuruda bulunabilir.
  • Ziraat Teknisyeni ve Mühendisi Tarım Bakanlığı gibi kurumlarda başvuru Hakkı kazanmalıdır.
  • vs., vs.

Ek koşul olarak da 

  • en az 10 yıl T.C. Vatandaşı olması gerekmektedir.
  • Erkeklerin Askeri Hizmet yapmış olması gerekmektedir.
  • Yüksek Hizmette ikinci ve üçüncü Vatandaşlık olmaması zorunludur.
  • Burada önde gelen başka husus ise Başvuru Hak edilişlerin T.C. MEB okulları, yani T.C.'nin Devlet okullarından gelmiş olmasıdır.

    Kurumların kısa yazılı işe alım Testlerin tasarımı da kolayca komisyonlar tarafından üretilir, güncellenir ve Sayıştay veya Devlet Denetleme Teşkilatı gibi bir komisyon tarafından denetlenebilir.

    Kurumlarımızın yerleşmiş Memur Eğitim Programları ise zaten gereksinimlere göre gelişmiş ve güncellenmesi yapılıyordur. 

    KPSS'den kurtulmanın aslında ne kadar basit olduğu Almanya'daki uygulama ile görmek mümkün...

    Geçmiş Makaleler

    İstanbul'da "Kentsel Dönüşüm" yok, "Rantsal Çökme" var

    İstanbul'da harıl harıl Kentsel Dönüşüm adına binalar yıkılıp yenileri inşa ediliyor. Kullanılan malzemeler ve sağlamlığı açısından şu an bir şey demek zor. Deprem gösterecek elbette Müteahhitlerin güvenirliğini. Bahçe arazisine 6+ Kat Apartman İstanbul'da 800m2 ile 1500 m2 Arsalara eskilerde 3 - 4 katlı binalar vardı. Bunların yerine 80'lerde 6 - 8 katlık binalar inşa edildi - ve ediliyor.. Temeli %30 üzerine imar sınırlaması getirilince de "Karadeniz Uşaklarımızın"  (asıl meslekleri Duvarcı olan Müteahhit ordusu) 1. Kattan itibaren yapıların her tarafından 2m çıkmalar ile m2 alanını genişletiyorlar. Modern Şehircilikte toplu konutu Ada bazlı İnşaat Projelerdir -  onun   yerine bu tip bağımsız inşaatlar, İstanbul için en büyük talihsizlik. Dolayısı ile kazananlar yine İnşaat Sektörü ve Müteahhitler oluyor.  Ne Şehrin hatları kazanıyor, ne de mülk sahipleri. Bu Kentsel Dönüşümün acil tamamlanması maalesef mülk sahiplerin maddi olanaksızlıklarından riske atılıyor, ...

    Atatürk'ün Türk Tarih Tezi - Günümüzdeki Mücadele Üzerine

    Savaşın çok boyutları var Silah ve Asker ile Savaş bitmiyor.  Ekonomik Savaş. Eğitim ve Kültürel Savaş. Soğuk Savaş. Süreç devam ediyor. Osmanlı'nın son demlerinde, Sanayi Devrimi dönemin 19.YY'ın ikinci yarısında sürekli arayışlarda olan Sömürge Devletleri ve onların Ekonomilerini şekillendiren Hanedanlar, Kültürel Savaş'ın ne kazanılması da ne kadar önemli olduğunu Afrika Kıtası işgalinde tespit ettiler. Üstün Irk, yönetici Kast konsepti mesela Hindistan'da keşfeden Britanya, özellikle Hindistan tecrübesi ile gelecek için Ana tehdit kültürünü erken tahlil ettiler. Nereye giderlerse gitsinler, bir Kültürün izleri hep önlerindeydi. Hatta Britanya'nın köklerinde bile bu Kültürün bulgularını fark eden bir Topluluk olarak tehdit belli: Türk Kavimleri. Bu Motivasyonla Propaganda ve Bilimi birleştirmeyi Hiristiyan Dini olgularından beri iyi bilen Britanya farklı dönemlerde farklı Kuramlar geliştirdi.  Hindistan'dan yola çıkarak  Aryen Göç Teorisi Hindu Germen Göç Teo...

    İslam'ın Tarikatları ve 21. Yüzyıl Türkiyesi üzerine

    Eğitimsel, psikolojik ve etik açıdan 'YOL ' gösterici, 'Toplumsal TREND' i olumlu (Devlet'in isteklerine uygun) yönlendirmeyi amaçlayan Tarikat olgusu ile, yaklaşık 600 yıl Atamanlı Devlet hatalarından ders çıkartarak "Laik Devlet" olarak yola çıkan Türkiye Cumhuriyeti'nde  günümüzün durumu... Arama motorları ile konuyu tarıyorum. Cemaat, Tarikat, Tekke ya da Zaviye denilen ve en son AKP ile buna Vakıf kavramı ekleyerek bunun altında bozuk Demokrasimizde faaliyet gösteren ve ciddi boyuta gelmiş kuruluşların 21. Yüzyıl Türkiye'sinde neden bu kadar önem arz ediyor, onu Sosyologlar, Gazeteciler vs. araştırır, yazar çizerler, görevlerini faydalarını veya zararlarını anlatırlar falan filan... Kimse bunların sosyolojik gereksinimlerini "Bireysel Hürriyetler" ,  "Birey olma Hakkı " veya  "Eğitim Hakkı" ortamında Anayasal garantiye alınmış Haklar ışığında irdelemiyor, sorgulamıyor bile. Neden? Çünkü ne iyimser, ne de kötüms...

    Araba Ticareti ve Vergilendirmeler hakkında...

     Sayın Kemal Kılıçdaroğlu toplumun çok önem verdiği bir konuyu ele aldı. Bu güzel. Bunu Cem Uzan da düzenli dillendiriyor , bunu unutmamak gerekiyor. Kaba bir taslak veriyor: ÖTV'ler Lüks olmayan otomobillerde inecek. Bu Üniversitelilere 'Vergisiz İlk Araba' modelinden sonra dikkate alınması ve acilen değişmesi gereken bir konu. Çünkü Şatafat / İsraf Politikası bitince, T.C.'nin mevcut kendi Demirbaşları kullanılmaya başlayınca,  her ay Yüz Milyonlarca TL Yandaş ve Akraba Müteahhit ve Filo Sahiplerine gitmeyince, Devletin gider bütçesi de haliyle devasa küçülecek. Yeni hükümetin tekrar Çankaya'ya geçişi ile ve böylece giderlerin kısılması ile yıllık masraflarda 5 Milyar TL düşüş beklenebilir - çünkü daha 2020 Sayıştay Raporuna göre 2,8 Milyar TL harcamış o Saray. Eh, TÜİK Enflasyonunu da ekleyin, aaaa bir de Asgari ücretler değişince diğer maaşlar da yükseliyor mesela, vs. vs. Kısaca Şatafat dönemin bitmesi ile devasa bir gider kısılması mutlak olacak tabii. O yüzd...

    Hepinize Selamlar...

    Bu Blog'da bazı kendi görüşmelerimi bildirmek istiyorum. Çünkü göründüğü gibi Türkiye'de yönetim değişmesinin Arifesinde. Ve gelecek olan İktidar mükemmel olacak mı? Elbette hayır. Olmayacak tabii: Ne kadar ortağın varsa, o kadar çok seslilik olacak. Böylece fikir tabanın genişlemesi olacaktıe zira bu Türkiye açısından daha doğru veya daha iyi bir sonuç yaratacağın Garantörü olmayacak. Gelecek İktidar en azından daha serbest ve daha az baskıcı olacağı kesin. Eh, hal böyle olunca da tespitler yazmak daha rahat, daha da ferah olacak... Eeeepinize Sevgiler & Saygılar.